KADINLAR GÜNÜNDE TÜKETİM ÇILGINLIĞI VURGUSU 

Yayınlanma Tarihi: 09-03-2018

BELKIS: “KADINLAR GÜNÜ BİR MUHASEBEDİR”

KADINLAR GÜNÜNDE TÜKETİM ÇILGINLIĞI VURGUSU 

Dünya Kadınlar Gününün kadınlara özel indirim mesajları ve kampanyalarla içinin boşaltılmasına dikkat çeken DEKAUM Müdürü Prof. Dr. Özlem Belkıs, 8 Mart’ın toplumsal eşitliği uğruna mücadele edenler için bir muhasebe olduğunu söyledi.

Dokuz Eylül Üniversitesi Kadın Hakları ve Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (DEKAUM) ev sahipliğinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği DESEM 75. Yıl Amfisi’nde gerçekleşti. Etkinliğe Rektör Vekili Prof. Dr. Erdal Çelik, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Banu Esra Aslanertik ve Prof. Dr. Hikmet Hüseyin Çatal, DEKAUM Müdürü Doç. Dr. Özlem Belkıs ile çok sayıda dekan, akademisyen ve üniversite personeli katıldı. Etkinlikte ayrıca İZair Kaptan Pilotu Tülay Akköprü Gündüz, İşletme Dekanı Prof. Dr. Yasemin Arbak ile İşletme Fakültesinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği konusunda çalışmalar yapan Ahmet Köseoğlu isimli öğrenci de birer konuşma yaptı.

Rektör Vekili Prof. Dr. Erdal Çelik, kadınların hayatın yükünü omuzlarına aldığını belirterek, “Sözlerime hepinize içtenlikle teşekkür ederek başlamak istiyorum. Dışarıdan göründüğünden çok daha zorlu bir dünyada; bilim insanı olarak değer üretmekte; araştırma yapmakta; eğitim vermekte ve mücadele etmektesiniz. Toplumsal travmaları en net şekilde bizlere gösteren; bireysel yetersizlikleri fark etmemizi sağlayan; ait olmakla birey olmak arasındaki o incecik çizgiyi net şekilde anlamlandıran sizler, muazzam bir yükün ve sorumluluğun altında yaşıyorsunuz. Bunları fark etmemek veya takdir etmemek gerçekten mümkün değil. Dünyada başarılı bir tane insan gösterin; omuzunda ona değer veren bir kadın eli olmasın. O elin sahibi kimi zaman bir anne ya da eştir kimi zaman bir kardeş ya da arkadaştır. Hangisi olursa olsun o başarıda mutlaka bir kadının izi vardır” dedi.

“ÖZELEŞTİRİ YAPMAK ZORUNDAYIZ”

Rektör Vekili Prof. Dr. Çelik, toplum olarak birey olarak özeleştiri yaparak,  sorumluluklarımızın bilincinde olmamız gerektiğinin altını çizerek, şöyle konuştu: “ Şiddet olgusunun alıp başını gittiği bir ortamda kadını kocasıyla barıştırma işi polisin değil; alanında uzman aile hekiminin görevidir. Reşit olmayan kız çocuğunu evlendirmek için arabuluculuk yapmak, muhtarın ya da kamu görevlisinin işi değildir. O çocuğun gideceği yer sadece okuldur. Acınası halleriyle kadınlara musallat olan zavallıların yeri, sokaklar değil; tedavi görmeleri gereken yerlerdir. Devletin imkânlarını zorlaması yetmez, kapı komşusundaki şiddeti kolluk gücüne bildirmek de insani bir görevdir. Sorumluluğu başkasına atmak, sorunu çözmez sadece sizden uzaklaştırır. Demek ki, kadın ya da erkek insanların önceliği sorumluluklarını bilmeleridir”.

“KADINLAR DESTEKLENMELİ”

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Banu Esra Aslanertik, kadınların çok güçlü olmalarına rağmen destekleri olmadığı için zorlandıklarını belirterek, bu nedenle kadınların mutlaka desteklenmeleri ve ön plana çıkarılmaları gerektiğini ifade etti. Toplum olarak kadının yükünü hafifletecek çalışmalar yapmalıyız diyen Aslanertik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Toplumsal cinsiyet eşitliğine önem veren bir üniversitenin üyesi olduğumu gururla belirtmek istiyorum. Kadına değer vermek, ilk olarak kadınların birbirine destek olmasıyla başlar.”

“8 MART MUHASEBE GÜNÜDÜR”

DEKAUM Müdürü Doç. Dr. Özlem Belkıs ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ne neşeli bir kutlama, ne de bir alışveriş çılgınlığı olmadığının altını çizdiği konuşmasında, cep telefonlarına gelen kadınlara özel düzenlenmiş indirim mesajları, kampanyalar ile içinin boşaltılmasına itiraz ettiklerini söyledi.

8 Mart’ta, geçen yüzyılın başından bu yana cinsiyet eşitliğinin sağlanabilmesi için çalışan hatta bu uğurda ölen pek çok insanın kanı, anısı ve emeğinin olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Belkıs, “ İşte bu yüzden 8 Mart kadınlar için, toplumsal cinsiyet eşitliği uğruna mücadele edenler için bir muhasebe, bir değerlendirme günüdür. Bugün hala sahada ya da akademide bin bir türlü kırgınlık ve umutsuzluğa karşın eşitlik mücadelesi sürüyor. Her bir adımında, her bir aşamasında, her kazanımında bin emek, bin hassasiyet yüklü… Bu emeğin önünde saygıyla eğiliyoruz ve bu yüzden hafifletilmesine, tüketim bahanesi haline getirilmesine kesinlikle karşı çıkıyor, protesto ediyoruz” dedi.

“EŞİTLİK SADECE İSTİHDAM KONUSUNA HAPSEDİLEMEZ”

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün, tek bir olayın anısına adanmış bir gün olmadığını belirten Doç. Dr. Belkıs, “8 Mart, toplum içinde eşit olma mücadelemizde kazanımlarımızı, kayıplarımızı aynı anda ifade eden bir simgedir. Evet, eşit çalışma koşullarına ilişkin talepler ve bu çerçevedeki protestolar ile başlamıştır, fakat eşitlik mücadelesi sadece istihdam konusuna hapsedilmez kuşkusuz. Eğitim, sağlık, hukuk, siyaset, istihdam alanlarının tümünde verilen eşitlik mücadelesinin simgesidir bugün 8 Mart. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları mücadelesinde hep sorunlara odaklanılır. Kadınlara yönelik şiddet, berbat ve eşitsiz çalışma koşulları tüm yıl boyunca gündemimiz aslında. Bu yaraları yadsımadan güçlü noktalara odaklanmanın ise gerçek bir güçlenme olacağını düşünüyoruz. Bu yüzden bu yıl, İşletme Fakültesi desteği ile Kadınlar ve Teknoloji başlığına yöneldik. Kadınlar olarak yaşamın her alanında varız ve buradayız. Bilimin, akademinin, sanatın ve teknolojinin her alanındayız. Sorunlara boğulmak yerine güçlü örneklere yakından bakmayı tercih ediyoruz. Bu vesile ile bugün burada olmayı kabul ederek deneyimlerini paylaşacak İzAir Kaptan Pilotu Sayın Tülay Akköprü Gündüz’e huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Ayrıca bu organizasyonun oluşmasındaki katkılarından dolayı İşletme Fakültesi İş Yaşamında Kadın Öğrenci Klübü’ne (WIB – Women in business life), Sayın Meltem Kolday’a, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda fakültesindeki çalışmalara büyük destek veren Prof. Dr. Yasemin Arbak’a teşekkürler” dedi.